Selçuklu Veziri Tacül Vezir, Şeyh Edebali’nin Dedesi Mi?
Selçuklu Veziri Tacül Vezir, Şeyh Edebali’nin Dedesi Mi? | |
|
|
Selçuklu tarihi uzmanı Prof. Dr. Mikail Bayram, dönemin Selçuklu vezirlerinden Tac’ül Vezir’in, Osmanlı Devleti’nin manevi kurucusu Şeyh Edebali’nin dedesi olduğunu iddia etti. | |
Prof. Dr. Mikail Bayram, Sadettin Köpek tarafından iftiraya uğrayarak Ankara’da idam edilen Tac’ül-Vezir Tacettin Ahmet’in, Osman Gazi’nin babası ve Orhan Gazi’nin de dedesi olan Şeyh Edebali’nin dedesi olduğu iddiasını bir tarih sohbetinde ileri sürdü. Konuyla ilgili yaptığımız görüşmede Prof. Dr. Mikail Bayram, bununla ilgili vakfiyenin Kayseri’de olduğunu ve araştırıldıktan sonra izahta bulunarak vesikalar ışığında daha teferruatlı bilgi verilebileceğini belirtti. Selçuk Üniversitesi emekli öğretim üyelerinden Prof. Dr. Mikail Bayram bununla ilgili iddiayı, Selçuklu döneminde 1240 yılında başlayan Babailer İsyanı’nı anlatırken ortaya attı. Prof. Bayram, Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykûbad’ın siyanürle zehirlenerek öldürülmesinde de Sadettin Köpek’in büyük rolü bulunduğunu kaydetti. Prof. Dr. Bayram, söz konusu iddiayla ilgili olarak şunları söyledi: “Tac’ül-Vezir de Sadettin Köpek’in idam ettirdiği adamlardan birisidir. O da Türkmen’dir. Hatta yeni araştırmalarda Edebali’nin dedesi olduğu ortaya çıktı. Tac’ül Vezir, Edebali’nin dedesidir. Tacül Vezir’in iki oğlu vardır. Birisi Zeyneddin, diğeri ise Mahmut Bey’dir.”
TACÜL VEZİR MEDRESESİ Konya Dede Bahçesi’nin doğusunda bulunan Tacül Vezir Medresesi ile Türbesi’ni Sultan II. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında Vezir Taceddin Mehmed 1239-1240 yılında yaptırmıştır. Vakıf kayıtlarında bu medresenin yanında hanikâh, mescit ve türbe olduğu yazılıdır.
Medresenin giriş ve hücreleri yıkılmıştır. Medrese ile ilgili eski fotoğraflardan anlaşıldığına göre, avlulu, revaklı ve girişin ekseninde ana eyvanı olduğu görülmektedir. Bu ana eyvanın sağında türbe, solunda da kubbeli kışlık dershanesi bulunuyordu.
Medrese kesme taş ve moloz taştan yapılmıştır. Kemer ayaklarında tuğlalara yer verilmiştir. Sekizgen gövdeli kümbetin yerden 1.70m’lik alt bölümü sıralı moloz taş duvar, yukarısı ve külahı tuğladır. Güneydoğu yönündeki kapısından girilir.
Kümbetin içi sekizgen planlıdır. Batı, kuzey ve kuzeybatı yönünde birer üst penceresi vardır. Yerden 5.50m yukarda düz bir bilezikle çıkıntılı olarak başlayan balıksırtı örgülü olup, yarım daire kesitlidir. Yakın bir tarihte onarılan külahın bitimi hatlıdır. Uydurma bir âlem eklenmiştir.
Kümbetin içinde üç tane mezar vardır. Biri 1337’de ölen, Tacülvezirin torunu Celaleddin Kasım Beyindir. Kasım Bey’den beş yıl sonra ölen Tacülvezirin torunu 1342’de Şeyh Sureti’nindir. Üçüncü mezarın kime ait olduğu ve tarihi bilinmemektedir. Bazı kaynaklarda dört mezar olduğu söylenir.
Doğum tarihi kesin olmamakla beraber, 1206 yllarnda doğduğu tahmin edilmektedir.Osmanl Devleti’nin kuruluş yllarnda yaşamş bir din bilgini, Ahi şeyhi, Osman Gazi'nin kaynpederi ve hocas, Orhan Gazi'nin dedesi bir anlamda da sonradan imparatorluk olacak Osmanl Devleti'nin fikir babasdr. Ciddi kaynaklara göre, aslen Karamanl’dr. İlk tahsilini memleketinde yapan Edebali, tahsilini Şam’da tamamlamştr. Tefsir, hadisve özellikle İslam hukukunda uzmanlaşmştr. Hz.Mevlâna gibi, zamannn büyüklerinin sohbetinde bulunmuştur. Tasavvuf yoluna girdiği, Baba İlyas halifelerinin ileri gelenlerinden olduğu belirtilmektedir.
Anadolu fütüvvet ehli Ahilerle yakn münasebeti olan Edebali’yi Osman Bey sk sk ziyaret eder ve sohbetinde bulunurdu. Yine Osman Bey’in zaviyede bulunduğu bir gece, gördüğü rüya üzerine Edebali, kz Mal Hatun’u Osman Bey’e nikahlar ve görmüş olduğu rüyay da söyle tabir eder: “Sen babadan sonra Bey olacak, kzm Mal Hatun’la evleneceksin. Bende çkp sana gelen nur budur. Sizin asil ve temiz soyunuzdan nice padişahlar gelecek. Onlar nice deletleri birçat altnda toplayacaklar. Allahü Teala, nice insanlarn huzur ve saadete kavuşmasna, din-i İslamla şereflenmesine senin soyunu vesile edecektir.”
Gerçekten de öyle olur, alt asrdan fazla devam edecek olan bir Cihan İmparatorluğu’nun temelleri atlr ve bunun ilk müjdecisi de Edebali Hazretleri olur. Uzun bir ömür süren Edebali 726 H./1325-26 yllarnda yüz yirmi yaşlar civarnda olduğu halde vefat eder. Cenazesi Bilecik’de zaviyesinin yanna defnedilir. |